
Her insanın en az bir kez başına gelen şey: terkedilmek...
Sevgili tarafından, dost tarafından ve hatta aile tarafından...
Siz hiç anlamazsınız bile. Bir bakarsınız ki yoklar. Dönüp arkalarına bile bakmadan çekip giderler, sizi yalnızlığınızla baş başa bırakıp... Bir hoşçakaldan bile yoksun olur bu gidişler bazen... Sessiz ve soğuk...
Başta geri gelecekler zannedersiniz, zamana bırakıp beklersiniz. Günler, haftalar, aylar geçer. Giden dönmez. Yavaş yavaş anlamaya başlarsınız ki, artık onlar yoktur ve bu yolda yalnız yürümek zorundasınızdır. Önce çok ağır gelir bu size. Öyle çok sevmişsinizdir, öyle çok değer vermişsinizdir ki, kızamazsınız da...
Giderler ve bir kalp ağrısı bırakırlar size, ömür boyu sürecek olan... Yerlerini kimseyle dolduramazsınız. Çünkü hayatta her insan eşsiz ve özeldir aslında. Birbirimize benzer gibi görünsek de, bizi ayıran incecik çizgiler vardır. Ve yine o incecik çizgilerdir bir araya getiren bizi...
Anılar olmasa belki unutulur hani gidenler... Ama en çok yakan da anılardır. Bir insanı kaybetmek, onu ölmüş kabul etmek zorunda kalmaktır aslında. Çünkü o eğer ölmemiş olsaydı, asla gitmezdi öyle değil mi?
Giderler, yenileri gelir. Belki avutur, belki avutmaz. Hayat böyle geçip gider. Geriye kalan tek şey, anlamsız kırgınlıklar ve ayrı geçen bir ömür olur, birlikte yaşanacak onca güzel gün varken...
Baktım ki dışarıda satılan karton kutuların fiyatları neredeyse aldığım hediyeler kadar, kendi kutularımı kendim yapmaya karar verdim. Her ne kadar dışarıda satılanlar kadar gösterişli olmasa da, yine de idare eder :) Yararlandığım siteyi sizlerle paylaşmak istiyorum.
http://cyberseams.com/article/104986/holidays/make_a_fabric_gift_box.html
Normalde Flormar Eyeliner kullanıyordum, ancak bir gün mağazada onu bulamayınca satış elemanı Golden Rose'u bana önerdi. Alalı 1 ay oldu ve hala ilk günkü gibi sürebiliyorum. Koyuluğu bile aynı diyebilirim. Flormar yalnızca ilk bir kaç gün ıslak sürülebiliyordu, sonra kuruyup grileşiyordu. Ancak Golden Rose'dan çok memnun kaldım. Herkese tavsiye ederim. İzmir satış fiyatı: 8 TL.

Bu yazının başlığına kanmayın. Ne zamandır istediğim iphone'u almaktan tabiki vazgeçmem. Ancak öyle kararsızlığa düştüm ki, her an cayabilirim. Çünkü;
1- Iphone 4s artık demode olmak üzere, bir de şişko görünmeye başladı gözüme.
2- Iphone 5c'nin tasarımı çok çirkin. Üstelik ben beyaz iphone hastasıyım. Bunu beyazı yok, siyah-beyazı var. Ayrıca oyuncak gibi duruyor.
3- Iphone 5s zaten performansına göre çok pahalı. Asla o paraya değeceğini düşünmüyorum. Ona fazladan vereceğim (minimum) 600 lira ile kaç hayvan doyar kimbilir...
4- Geriye kalıyor iphone 5. Onu da şuan 1900 tl'den aşağıya bulamadım. Tasarımını ve bembeyaz olmasını çok beğendim. Ancak olmuyor, olmuyor...
Gördüğünüz gibi bana uyan bir iphone şu an piyasada yok. Ama umarım bu hafta indirimler gelir beni bulur ne diyeyim :)